Elektrikli araçlar, yeni nesil mobilitenin en büyük yeniliklerinden biri olarak dünya genelinde hızla yaygınlaşıyor. Türkiye’de de bu dönüşüm hız kesmeden devam ediyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Enerji Dönüşüm Dairesi Başkanlığı verilerine göre Ocak 2025 itibarıyla Türkiye’deki elektrikli araç (EV) sayısı 200 bin adedi geçti.
Bu gelişme, sürdürülebilir ulaşımın ülkemizde giderek daha fazla benimsendiğini gösterirken, elektrikli araç kullanıcılarının memnuniyet oranları da bu değişimi destekliyor. Kısa süre önce yapılan ve 20’den fazla ülkeyi kapsayan bir tüketici anketine göre, elektrikli otomobil sahiplerinin yüzde 92’si araçlarından memnun.
Türkiye’de Şarj Altyapısı Güçleniyor
Elektrikli araç sayısındaki bu artışa paralel olarak, Türkiye’deki şarj istasyonu altyapısı da hızla gelişiyor. Şarj istasyonlarının en önemli unsurlarından biri olan şarj soketi sayısı, 2025 yılı itibarıyla 27 bin adede ulaştı.
Daha spesifik rakamlara baktığımızda, Türkiye genelinde toplam 26.941 adet şarj soketi bulunuyor. Bunların:
• 16 bin adedi AC (yavaş şarj)
• 10 bin adedi DC (hızlı şarj) soketlerinden oluşuyor.
Bu veriler, Türkiye’de elektrikli araç sahiplerinin Avrupa ve Amerika’daki kullanıcılarla benzer şekilde mobilite çözümlerine ilgi gösterdiğini kanıtlar nitelikte.
Elektrikli Araç ve Şarj Altyapısındaki Büyüme
Geçtiğimiz yılın Ocak ayında Türkiye’de toplam 88 bin elektrikli araç bulunuyordu. 2025 yılına geldiğimizde bu sayı yüzde 122’lik bir büyümeyle 200 binin üzerine çıktı.
Şarj altyapısında da benzer şekilde büyük bir gelişim mevcut. Şarj soket sayısı bir önceki yıla göre yüzde 105 artış gösterdi.
Bu büyüme, elektrikli araç kullanıcılarının artan taleplerine paralel olarak altyapı yatırımlarının da hızla devam ettiğini gösteriyor. Türkiye, şarj istasyonu ağını genişleterek elektrikli araç sahiplerine daha konforlu ve erişilebilir bir deneyim sunmayı hedefliyor.
Elektrikli Araçlar Geleceği Şekillendiriyor
Elektrikli araç sayısındaki artış ve şarj altyapısındaki gelişmeler, Türkiye’de sürdürülebilir ulaşımın yaygınlaştığını ortaya koyuyor. Daha düşük karbon salınımı, sessiz ve ekonomik sürüş avantajlarıyla EV’ler, hem çevreye hem de kullanıcı bütçesine olumlu katkılar sağlıyor.
Bu büyüme hızı göz önüne alındığında, Türkiye’nin elektrikli araç piyasasında önemli bir oyuncu olmaya devam edeceği söylenebilir. Önümüzdeki yıllarda hem EV satışlarının artması hem de şarj altyapısının güçlenmesi bekleniyor.